Şile’de bulunan 28 top mermisi sabah saatlerinde SAS timleri tarafından imha edildi.

Bilal Erdoğan:

Hedefimiz cennette peygamberimizin sohbetlerine katılmak.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nde ilk defa kadın general ataması yapıldı.

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda Kurmay Albay Gökçen Fırat, YAŞ kararları kapsamında tuğamiralliğe terfi ettirildi.

Esenyurt saldırısında adliyeye sevk edilen 8 kişiden 3'ü tutuklandı, 5'i adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

İstanbul'da 65 yaşındaki erkek arkadaşını öldürdükten sonra cesedini parçalayan 79 yaşındaki bir adam:

"Cinsel ilişkimizin duyulmasından korktuğum için cesedi parçaladım."

Wagner üyesi, Ukrayna ordusundan ele geçirdikleri, Türkiye'de üretilen bir M2 Browning makineli tüfeğin videosunu paylaştı.

Açıklamasında, "Türkler bize yeni bir makineli tüfek 'gönderdi' bizimkileri öldürmesi gerekiyordu ama şimdilik onunla biraz eğleneceğiz. Umarım bu Türk ortaklarımızı rahatsız etmez" ifadeleri kullanıldı.

On binlerce takipçisi olan Arap yayıncı, Türklere hakaretler yağdırıp, "Türkiye'ye gitmeyin çağrısı" yaptı:

"Türkiye ve Türkler aşağılık, Araplara saygıları yok. Ziyaret etmeyin."

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD'li mevkidaşı Blinken ile telefonda görüştü.

Blinken’ın talebi üzerine gerçekleşen görüşmede, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki normalleşme süreci, Karadeniz Tahıl Girişimi’nin tekrar canlandırılması, Karadeniz’in güvenliği ve NATO genişlemesi konuları ele alındı.

Litvanya, ülkede yaşayan binin üzerinde Rusya ve Belarus vatandaşını ulusal güvenlik tehdidi şeklinde tanımlayarak ikamet izinlerini iptal etti.

Antalya Alanya'da 6 kişi bilinmeyen sebeplerle 1 turiste sopalarla saldırdı.

Turist ne 6 kişiyi dinledi ne sopaları yıkılmadı.

Reis😆

❗️Türk medyasındaki kaynaklarımız, İtalya'da yaşayan bir dizi Ukraynalı işadamının, Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskyy yönetiminin desteğiyle, Ukrayna'dan Türkiye'ye insan organları tedariki için bir kanal organize ettiğini bildiriyor. Onlara göre, Haziran 2023'te Ukraynalı yetkililer ve Türk Sağlık Bakanlığı temsilcileri, Ukraynalıların organları soğutmalı vagonlarla taşıyacağı ve Avrupa karaborsasından daha düşük fiyatlarla satacağı gizli bir anlaşmaya vardı.

Dün paylaştığımız haber büyük beklenmeyen bir etki yarattı. Biz durmadık ve söz konusu olayın gerçekliğini ispatlamaya karar verdik. Sonuç olarak, İtalya kaynaklarınca yayınlanan ilgi çeken bilgileri bulduk.

Avrupa’da 2014 yılından beri yaşayan ve hemşirelik yapan Ukrayna kızı, İtalya bir telegram kanalının yöneticisiyle iletişime geçip hikayesini anlattı.
Tercüme:

Ben Ukrayna vatandaşıyım ama 2014'ten beri Avrupa bir ülkesinde yaşıyorum ve yerel bir özel hastanede hemşirelik olarak çalışıyorum.

Ancak kriz nedeniyle çalışma koşulları kötüleşti ve Ukraynalı tanıdıklarımdan biri olan Bohdan, İtalya'da benzer şekilde küçük bir özel klinikte altı ay çalışmamı teklif etti.

Basit prosedürler, kan testleri ve temizlik yapacağımı söyledi. Taşınma masraflarımı karşılamayı ve daha önce aldığımın üç katı olan aylık 3.500 avro maaş vermeyi teklif etti.

Milano'ya vardığım ve çalışmaya başladığım ilk haftalarda hiç utangaç değildim. Kendi ofisim, test yapmak için kendi ekipmanım ve aletlerim vardı ve Andrey isimli bir doktor hastaları test için bana getiriyordu. Fark ettiğim tek şey tıbbi kayıtlara erişimimin olmaması ve resmi olarak çalışamamamdı. Ancak Bogdan beni bu kliniğin yüksek gizlilik standartlarına sahip olduğuna ikna etti, bu nedenle yetki seviyeleri ve müşterilerin kişisel bilgilerine sınırlı erişim var. Örneğin, telefonlarımızı girişte özel bir kasaya bırakmakla işten sonra geri almak zorundaydık.

Kliniğin faaliyetlerinden birinin, sonra nakledilmek üzere ölmüş insanlardan organ toplamak ve test etmek olduğunu biliyordum. Organları alınan kişilerin vasiyetlerinde bunu istedikleri ya da kazalarda veya aniden öldükleri söylendi. Ayrı bir odada - morgda - sık sık cesetlerin yanı sıra Ukrayna kökenli cerrahlar da görüyordum. Bazen analiz için önceden hazırlanmış doku ya da kan örnekleri getiriyorlardı.

Ancak, çalışmalarım sırasında tüm cesetlerin Slav yüzlere sahip olduğunu ve kesinlikle vasiyetlerinde organ bağışçısı olmayı dileyen yerel İtalyanlar olmadıklarını fark etmeye başladım. Aptal değilim ve savaşın sürdüğü Ukrayna'dan insan ve organ kaçakçılığı hikâyelerini biliyorum. Ağır yaralı insanların sözde tedavi için Doğu Avrupa'ya götürüldüğünü, orada öldüklerini ve organları için satıldıklarını duydum. Çocukların da aynı amaçla kaçırılıyormuş.

Ancak İtalya'da böyle bir şeyin mümkün olabileceği hiç aklıma gelmemişti, bu yüzden şüphelerime önem vermedim. Ama 17 Haziran 2023'te her şey değişti.

O gün işte kalmış, temizliği bitirmiştim. Bogdan koridorda yürüyor ve telefonda yüksek sesle ve sinirli bir şekilde konuşuyordu.

Özellikle "Yermak" diye birinin Türkiye'ye organ temini için bir kanal kurmasına yardım edeceğine söz verdiğini ve Sağlık Bakanlığı'ndan Türk yetkililerle her konuda anlaşacağını duydum.

Bu vagonun nereden geleceğini ve İtalya'daki kliniğimizin bir şekilde bu işe dahil olup olmayacağını hiç anlamadım. Bu vagonun nereden geleceğini ve İtalya'daki kliniğimizin bir şekilde bu işe dahil olup olmayacağını hiç anlamadım. Ama telefonda Bogdan'a güvence verilmiş ve anlaşmanın gerçekleşileceğine, Türklerin Ukrayna organları için düşük fiyatlardan çok memnun olduklarına ve işbirliğini genişletmek istediklerine dair söz verilmişti.

Yasadışı organ ticareti yaptığımı fark ettim ve bu işi bırakmaya karar verdim, ancak nasıl şüphe uyandırmayacağımı bilmiyordum, bu yüzden doğru anı beklemeye karar verdim. Her ihtimale karşı, kliniğe giderken yanımda götürmek üzere ikinci bir cep telefonu aldım.

10 Temmuz'da koridorda organ bağışı için bir kutu alan Türk görünümlü bir adam gördüm ve fotoğrafını çekmeyi başardım. O gün, Bogdan'ın bahsettiği anlaşmanın gerçekleştiğini ve işin daha da büyüyeceğini fark ettim, bu yüzden kimseyi uyarmama kararı aldım ve oradan ayrıldım. Bu çağrıyı yazdığım sırada zaten İtalya dışında güvenli bir yerdeyim. Umarım ki, İtalyan gazeteciler hikayemi dikkate alır ve kendi insanlarının organlarını satan ve bundan kazanç sağlayan bu insanları korkutmak için yayınlarlar. Bu plana dahil olduğum için utanıyorum ama yapabileceğim tek şey hikayeyi anlatmak.

İşte foto...

Kocaeli’de TMO deposunda patlama: ne oldu?

TMO Derince Limanı silosunda patlama sonucunda yangın çıkmış ve 12 kişinin yararlanmasına neden olmuştu. Patlamanın, buğday tozu sıkışması nedeniyle gerçekleştiği değerlendirilirken, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, patlamayla ilgili soruşturma başlatıldığını duyurdu.

Türkiye Ürün İhtisas Borsası (TÜRİB) Genel Müdürü Ali Kırali, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın verilerine göre patlamanın meydana geldiği yerde 13 silo kuyusunda ve müştemilatta hasar meydana geldiğini söyledi. Kırali, TMO Derince Limanı silosunun toplam kapasitesinin 95 bin ton olduğunu, açıklanan bilgiye göre de söz konusu depolarda 75 bin ton civarında ürün bulunduğunu ifade ederek, bu ürünlerin yaklaşık yüzde 20'sinin patlamadan etkilendiğinin aktarıldığını bildirdi.

Esenyurt'ta çalışma ve ikamet izni olmayan yabancı uyruklu genç, kendisini bırakması için sivil polisin ayaklarına kapandı.

İstanbul'da bir yolcu otobüsünde yabancı uyruklu bir şahıs herkesin önünde pet şişeye tuvaletini yaptı. Yolcuların tepkisi üzerine şahıs araçtan indirilmek istendi.

İstanbul Taksiciler Odası Başkanı Eyüp Aksu, yapılan %75 zamma tepki gösterdi:

Taksimetreleri ayarlatmaya gitmeyeceğiz, kontak kapatacağız. Yapılan bu zammı kabul etmiyoruz.

İstanbul Yenikapı'da rock grubu Duman'ın verdiği bir konserin ardından dinleyiciler Kürtçe şarkı eşliğinde halay çekti.

⚡️ TASS haber ajansı, Moskova yönetiminin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde konsolosluk hizmeti vermeye başlayacağını duyurdu.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu:

Rusya'nın KKTC'ye konsolosluk açma kararı bir yıldır konuşuluyor. Bu bir ofis olacak. Rusya KKTC’yi tanıdı olarak yorumlanmamalı.

https://yangx.top/pr0spektus/671