🎙Büyükelçi Aleksey Erkhov'un TRT AVAZ kanalının sorusuna verdiği yanıt (23 Şubat 2024)

❗️Sansürlenen kısmı koyu kalın harflerle işaretlenmiştir.

❓Rusya'nın Ukrayna'nın doğusunda özel askeri harekat başlatmasının üzerinden iki yıl geçti. Şu anda çatışmalar her iki taraf için de sıfır toplamlı bir oyun gibi görünüyor. Peki, iki yıldır devam eden çatışmayı bir bütün olarak nasıl değerlendiriyorsunuz ve Rus yönetimi savaşın şu anki aşamasını nasıl görüyor?

💬Aleksey Erkhov: Neden sıfır toplamlı bir oyun ki? Bence genel toplam sıfır değil, daha çok “eksi”. Silahlı faaliyetler sürüyor, her gün siviller, kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere insanlar ölüyor. Daha geçen hafta Ukrayna’nın Rusya’nın Belgorod kentindeki bir yerleşim alanını bombalaması sonucu aralarında kadınlar ve hatta bir aylık bebeğin de bulunduğu çok sayıda sivil öldürüldü.

🌐Çatışma, Batı’nın yaptırımları sonucunda ticari ve ekonomik bağların zayıflaması nedeniyle gözle görülür kayıplar yaşayan örneğin Türkiye gibi komşularımızın ve ortaklarımızın çıkarlarını doğrudan etkiliyor.

Dolayısıyla mevcut durumun birilerini memnun edebileceğini sanmıyorum. Elbette, pek sevilen “böl ve yönet ilkesini” pratikte uygulayarak en başından beri çatışmayı kızıştırıp şimdi de çatışmanın tırmanmasını ve yayılmasını arzulayanlar hariç.

☝️Tam bu noktada deneyimsiz bir dinleyici veya izleyici şunu sorabilir: “Madem öyle, o zaman daha basit ne olabilir ki? Savaşı durdurun, birliklerinizi geri çekin ve daha fazla ateş etmeyin. Bunu engelleyen ne?”. Böyle bir sorunun basit olduğunu ve oluşan durum için kesinlikle uygun olmadığını düşünüyorum. Bunun birçok nedeni var.

▪️Birincisi, karmaşık bir sorunun, ki bizim sorunumuz en karmaşığıdır, basit çözümleri yoktur. Aksini düşünen herkes çok ciddi şekilde yanılıyor. Eğer akan kanı şimdi durdurmak istiyorsak, bunu bizi bir veya iki yıl içinde yeniden savaşmaya zorlamayacak bir şekilde yaptığımızdan emin olmalıyız. Bunun için de mevcut çatışmanın altında yatan nedenleri net bir şekilde görmemiz gerekiyor. Bunlar, her şeyden önce Rusya’nın Kiev rejiminin sadece sınırlarımızın değil, aynı zamanda başkentimizin yakın çevresinde, zira modern bir füze için Ukrayna topraklarından Moskova’ya uçuş süresi sadece birkaç dakikadır, ulusal güvenliğine yönelik doğrudan bir tehdit haline dönüşmesini kabullenmemesidir. Ayrıca Ukrayna rejiminin Rusça olan her şeye, dile, eğitime, kültüre ve en önemlisi de ataları tarafından işlenen topraklarda yüzyıllar boyunca yaşayan Ruslara yönelik kitlesel bir saldırı için kullanılmasını da kabullenmedik. Doğal olarak tüm bunlar, nihai çözüm formülleri hazırlanırken de titiz bir şekilde hesap yapılmasını gerektirecektir.

▪️İkincisi, tamamen teknik olarak, herhangi bir çatışmanın sona erdirilmesi için müzakereler yapılması gerekir, ancak Kiev’dekiler de tam olarak müzakereleri istemiyor, Rusya’nın muharebe sahasında “stratejik yenilgi” alması üzerine bahis oynuyor ve bu arada da, Rusya ile her türlü müzakereler Zelensky’nin kararnamesiyle yasaklanmış durumda. Her halükarda, top bizim tarafımızda değil.

▪️Üçüncüsü, tamamen açık olmak gerekirse, Ukrayna’nın eğemenliğine olan tüm saygımla beraber, neyi nasıl yapacağı doğrudan Batı’dan dikte edilen Kiev’deki mevcut yönetimin dış politik bağımsızlığından ciddi bir şekilde bahsetmek pek mümkün değil. Bu arada, ABD ve onun başlıca Avrupalı müttefikleri şu anda adil bir barışçıl çözüme en ufak bir ilgi göstermiyor. Tam tersine, Kırım’ın bombalanması çağrıları da dahil olmak üzere gerilimin daha da tırmanması yönünde sesler duyuluyor.

👉 Röportajın tam metni

🎙Büyükelçi Aleksey Erkhov'un TRT Avaz kanalının sorularına verdiği yanıtlar (23 Şubat 2024)

❗️Sansürlenen kısmı koyu kalın harflerle işaretlenmiştir.

❓Devlet Başkanı Putin geçtiğimiz günlerde ABD'li gazeteci Tucker Carlson'a, İstanbul müzakereleri sırasında tarafların neredeyse barış anlaşmasına vardığını söyledi. Peki müzakereler neden başarısız oldu ve Ukrayna ile Rusya'nın temsilcilerini İstanbul'da yeniden bir araya getirerek bir barış anlaşması oluşturma umudu var mı?

💬Aleksey Erkhov: Hem Devlet Başkanı Vladimir Putin hem de Dışişleri Bakanımız Sergey Lavrov bu konuda açık konuştu: Nisan 2022’de İstanbul’da Dolmabahçe Sarayı’nda yapılan müzakerelerin ardından, Türk yönetiminin ve bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın desteğiyle çatışmanın çözümüne ilişkin Rusya-Ukrayna anlaşmaları üzerinde mutabık kalınmıştı. Fakat daha sonra, tam olarak bir gün sonra, Boris Johnson (muhtemelen birileri daha) Kiev’e uçtu ve Anglo-Saksonlar Kiev’in zaten prensipte hazır olan bu belgeyi imzalamasını ve uygulama koymasını yasakladı. Daha önce de söylediğim gibi, Ukrayna tarafı artık müzakere istemiyor veya yapamıyor. Görünüşe göre savaşmayı çok istiyorlar.

❓Moskova, Türkiye'nin iki yıldır devam eden çatışmalarda Rusya ile Ukrayna arasındaki arabuluculuk rolünü nasıl değerlendiriyor? Rusya devam eden çatışmaları sona erdirmek için Türkiye'den daha neler bekliyor? Her iki başkan, Putin ve Erdoğan, bölgesel gerilimleri hafifletmek için birçok konu üzerinde çalıştı. Bu açıdan bakıldığında başkanlarımızın bu çatışmaya birlikte son verebileceklerini düşünüyor musunuz?

💬Aleksey Erkhov: Türkiye’nin, müzakerelerin düzenlenmesi ve belirli çözüm formüllerine ulaşılması konusunda çatışmanın taraflarına pratik katkı sunma arzusu, kesinlikle olumlu bir değerlendirmeyi hak ediyor. Bunu bir kez Türkiye’nin yardımıyla yapmayı başardık fakat anlaşma bölge dışı güçler tarafından engellendi.

🌾Ayrıca, Türkiye’nin sözde “Karadeniz Girişimi”ndeki proaktif rolünün de farkındayız, bu arada, bu girişimin süresinin uzatılması, “tahıl anlaşması”nın Rusya ile ilgili  hükümlerinin yerine getirilmemesi için her türlü çabayı gösteren aynı bölge dışı güçler tarafından imkansız hale getirildi.

Genel olarak Ankara’nın barış yapıcı potansiyelini çok iyi biliyoruz. Bu gelecekte kullanılabilir mi? Stalin’in dediği gibi, “eğer dışlanmadıysa, mümkün demektir.”

Ancak, şu anda kan dökülmesinin devam etmesi ve Rusya’nın “stratejik yenilgisi” üzerine bahse girenlerin, barışı engellemeye çalışacaklarından en ufak bir şüphem yok. Bunlar, şu anda Ukrayna çatışmasında “çıkar merkezleri” arasında denge kurmaya çalışan devletleri Zelensky’nin kötü şöhretli “barış formülü” gibi kurnaz dış politika maceralarına çekmeye çalışacaklar. Onları tarafsızlık ve arabuluculukla pek de bağdaşmayan bir şekilde Kiev’e askeri ve askeri-teknik yardım sağlamaya zorlayacaklar.

Burada tüm umudumuz, ortaklarımızın bilgeliği, mevcut durumu aklıselim bir şekilde algılayışları ve en önemlisi de, Rusya’nın yenilgisini hiçbir şekilde öngörmeyen gelecek perspektiflerine ilişkin net vizyonlarıdır.

👉 Röportajın tam metni

Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi: Zelenskiy'in ‘barış formülü’ sahte ve Rusya’ya karşı bir ültimatom


BM Güvenlik Konseyi toplantısında konuşan Nebenzya, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in sözde ‘barış formülünün’ sahte ve Rusya’ya karşı bir ültimatom olduğunu, bunun üzerinde zaman kaybetmenin bir anlamı olmadığını söyledi.

Nebenzya, “Kiev rejiminin Zelenskiy'in sözde ‘barış formülü’ temelinde müzakerelere başlama yönündeki boş planlarıyla zaman kaybedilmemeli; bu, Rusya'ya verilen bir ültimatomdan ve mümkün olduğunca fazla sayıda ülkeyi bu ütopik proje temelinde sonu gelmeyen toplantılara çekme girişiminden başka bir şey değil. Bu sahtekarlık, kendilerini ilk başta farkında olmadan Kiev'in bu aldatıcı girişiminin içinde bulan bir çok ülke için zaten açık” dedi.

Nebenzya, sahadaki durumun reel bir değerlendirmesine dayanan gerçek müzakereler olmasa da, özel askeri harekatın hedeflerine ulaşacağını kaydetti.

🇹🇷Kıymetli dostlarımız, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Sayın Aleksey Yerhov’un katılımlarıyla 24 Şubat günü saat 17.00’da Rus Evi Ankara’da düzenlenecek olan etkinliğe hepiniz davetlisiniz. Ukrayna’da meydana gelen darbenin 10. ve hali hazırda bu ülkede devam etmekte olan Özel Askeri Operasyonun başlangıcının 2. yıl dönümü vesilesiyle organize edilen “Bitmeyen Trajedinin 10. Yılı” adlı etkinliğe iştirak edecek misafirlere RT:doc yapımı “Maydan: Savaşa Giden Yol” adlı filminin gösterimi yapılacak ve hemen ardından da Kiev rejiminin insanlığa karşı işlediği suçlar konusunda Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından özel olarak görevlendirilen Büyükelçi Rodion Miroşnik ile açık bir tartışma ve istişare gerçekleştirilecek. Öte yandan, yine söz konusu etkinlik kapsamında “Kiev rejiminin işlediği savaş suçları: Fotoğraflı kanıtlar” adlı fotoğraf sergisinin açılışı da planlanmaktadır.
Açık istişare ve tartışmanın sonrasında kokteyl verilecek ve “Solntsepyok-Yakıcı Güneş” adlı filminin gösterimi yapılacaktır.

Etkinliğe katılım için lütfen +90 (312) 442 02 18 numaralı telefondan kayıt yaptırınız.

🇷🇺Rus Büyükelçi Yerhov: ABD ile müttefikleri adil ve barışçıl bir çözüme en ufak bir ilgi göstermiyor

🔎 Haberin detayları

🔉 Takip edin: Sputnik Türkiye

🎤 Выступивший на мероприятии "10 лет непрекращающейся трагедии" Посол по особым поручениям Родион Мирошник подчеркнул, что киевский майдан был заказан, оплачен и организован при непосредственном участии западных структур, в последствие легализовавших незаконный захват власти.

☝️ Дипломат подробно остановился на международных усилиях по урегулированию конфликта на Украине, подчеркнув, что Россия принимала участие во всех форматах, так как стремилась достичь договоренностей мирным путем, тем не менее все они были сорваны с молчаливого согласия и даже активного подстрекательства западных стран.

📑 С опорой на документы, цифры и факты был разоблачен миф о т.н. «неспровоцированной и немотивированной агрессии России против Украины». По словам Родиона Мирошника, если 15 февраля 2022 г. Специальной мониторинговой миссией ОБСЕ было зафиксировано 150 фактов обстрела Донбасса, то 18 февраля 2022 г. – 800 фактов, а 19 февраля 2022 г. их число возросло до 1600.

👉 Кроме того, дипломат привел наглядные свидетельства невыполнения киевским режимом норм международного гуманитарного права, намеренного обстрела жилых районов и гражданской инфраструктуры.

Было подчеркнуто, что специальная военная операция стала ответом на угрозы со стороны киевского режима, и будет продолжаться до тех пор, пока эти угрозы не будут устранены.

📽 По завершении презентации Родион Мирошник ответил на вопросы собравшихся, после чего был устроен коктейль и показ фильма «Солнцепек».

⚡️ 24 Şubat'ta Ankara'daki Rus Evi, Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Erkhov ve Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı Özel Yetkili Büyükelçisi  Büyükelçi Rodion Miroşnik'in katılımıyla Ukrayna'daki darbenin onuncu ve özel askeri operasyonun başlangıcının ikinci yıldönümü vesilesiyle "Bitmeyen Trajedinin 10. Yılı" adlı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı.

📷 Etkinlik sırasında davetliler, Kiev'in Donbass bölgesindeki sivilleri ve sivil altyapıyı bombaladığını gösteren görüntülerin yer aldığı "Kiev Rejiminin Savaş Suçları: Fotoğrafik Kanıtlar" adlı fotoğraf sergisini gezme fırsatını buldu.

🎞 Serginin ardından, Kiev rejiminin ülkenin doğusunda kendi vatandaşlarına karşı başlattığı savaşın başlangıç noktası olan, 2014 yılında Ukrayna'da gerçekleşen darbeyi anlatan "Maidan - Savaşa Giden Yol" adlı film gösterildi.

🎙 Geniş Türk kamuoyu ve medya temsilcilerinden oluşan davetlileri selamlayan Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Erkhov, Rus Evi'nin daha önce de bu tür etkinliklere ev sahipliği yaptığına dikkat çekerek, "Ukrayna'da son on yıldır yaşanan ve şu anda da devam eden olayları Türk kamuoyuna tanıtmak bizim için çok önemli" açıklamasında bulundu. Sayın Erkhov, bu etkinliğin Rusya'yı özel askeri operasyon başlatmaya mecbur eden gerçek nedenleri anlamamızı sağladığını belirtti.

🎤 Filmin ardından konuşan Büyükelçi Rodion Miroşnik, Maidan'ın Batılı devlet kurumlarının doğrudan katılımıyla sipariş, finanse ve organize edildiğini vurguladı. Daha sonra da söz konusu Batılı ülkeler Kiev rejiminin iktidarı yasadışı bir şekilde ele geçirmesini yasallaştırdı.

☝️ Ukrayna'daki krizin çözümüne yönelik uluslararası çabalardan ayrıntılı bir şekilde bahseden Miroşnik, Rusya'nın barışçıl bir şekilde anlaşmaya ulaşmak için tüm formatlara katıldığını, ancak tüm bunların Batılı ülkelerin zımni rızası ve hatta aktif kışkırtmalarıyla engellendiğini vurguladı.

📑 Belgeler, rakamlar ve gerçeklere dayanılarak, Rusya'nın sözde "Ukrayna'ya karşı kışkırtılmamış ve sebepsiz saldırganlığı" efsanesi çürütüldü. Rodion Miroşnik, 15 Şubat 2022'de AGİT Özel Gözlem Misyonu Donbass'a yönelik 150 bombardıman vakası kaydettiyse, 18 Şubat 2022'de bu sayının 800'e, 19 Şubat 2022'de ise 1600'e çıktığına dikkat çekti.

👉 Diplomat ayrıca Kiev rejiminin uluslararası insancıl hukuk normlarına uymadığına ve sivil altyapıyı ve yerleşim bölgelerini kasıtlı olarak bombaladığına dair açık kanıtlar sundu.

Özel askeri operasyonun Kiev rejiminden gelen tehditlere bir yanıt olduğu ve bu tehditler ortadan kaldırılana kadar devam edeceği vurgulandı.

Rodion Miroşnik, konuşmanın sonunda düzenlediği basın toplantısı sırasında konukların sorularını da yanıtladı.

📽 Ardından bir kokteyl verildi ve "Solntsepek - Yakıcı Güneş" filminin gösterimi yapıldı.